Ben nefes alamayacağım, tansiyonum yükselecek, kalp krizi geçireceğim diyerek kendi içimde birçok yere gitmeyen veya birçok şeyi yapamayan biriyim. Bu durumun yani aşırı endişemin geçmişte yaşadığım birkaç ağırlaşmadan (vücutta uyuşma, kalp çarpıntısı, susuzluk hissi) diğer bir deyişle panik ataktan dolayı olduğunu söyleyebilirim. Yaşamımı kötü olacağım, çok panikleyeceğim korkusu yönetiyor. Plansız adım atamıyorum. Emin olma isteğim yüzünden artık merak duymuyorum hiçbir şeye. Bu emin olma isteğim yaşam sevincimi benden aldı. Kendime çok yabancılaştım artık. Arkadaşlarımla zar zor bir yerde buluşabiliyorum. Her mekâna gidemiyorum kötü olacağım korkusundan dolayı. Zar zor gidebildiğim buluşmalarımda ise hep bu sıkıntımı konuştuğum için arkadaşlarım benden uzaklaştılar. Sanki sadece zihnimin içinde yaşıyorum. Kendimi zihnimde sürekli geçmişte yaşadığım panik ataklarımı veya gelecekte bunları yaşamamam için yapmam gerekenleri düşünürken buluyorum. Psikoloğa veya psikiyatra gitmeyi düşünmüyorum çünkü oraya gidersem daha kötü olacağımı düşünüyorum.
En merak ettiğim soru ise acaba bir psikolog veya psikiyatr acaba benim yaşadığım durumu yaşamış mıdır? Yaşadıysa acaba daha sonrasında yaşantısı nasıl oldu? Benimki gibi gittikçe kısıtlanan bir yaşantı mı? Yoksa bu durum bizim ülkemize mi özel? Yoksa cinsiyete mi özel?
Bu belirttiğim durum veya durumları yaşıyor musunuz hayatınızda? Bu belirttiğim soruları kendinize soruyor musunuz? Cevaplarını merak ediyor musunuz?
Kendisi Miami Üniversitesi psikoloji bölümünde öğrenci iken geçirdiği bir panik atakla yukarıdaki durumları yaşayan ve bunların üstesinden gelen Zeynep Selvili Çarmıklı bu yolculuğunu kaleme aldığı “Pembe Fili Düşünme” (ISBN : 9751038760) adlı eserinde sizlerle paylaşıyor. İçinde insanlara nasıl daha mutlu bir hayatı yaşayabilmeleri için bilimsel öneriler verdiği bu enfes kitap tam da sizin için.
Sağlıcakla kalın…
Comments